Bu Blogda Ara

20 Mayıs 2020 Çarşamba

Baklagilleri, yemişleri fitik asitten arındırma çabası ve filizlendirmek popüler kültürün yeni bir kültü mü yoksa cidden gerekli mi?


    Yoğun çalışan ve mutfak işlerini hiç sevmeyen ancak yemek yemeyi seven bir anne olarak Kuziko ve kendim için sağlıklı ama pratik yiyecekleri mutfağıma sokmaya çalışıyorum. Besinlerden bedenimiz için maksimum faydayı sağlayıp, bir yandan da zarar görmeden beslenmeye çalışıyorum. Ben gıda mühendisi veya beslenme uzmanı değilim o yüzden sizler gibi sosyal medyadan veya internetten öğrendiklerimi uygulamaya çalışıyorum. Ancak bir tıp doktoru olarak biraz daha inceliyorum. Özellikle beslenme dinamiklerinin hastalıkla ve sağlıkla ilişkilerini okumaya çalışıyorum. Son zamanlarda kafama takılan konu baklagillerimi filizlendirmeli miyim? Bu gerçekten faydalı mıdır yoksa bir trend midir? Filizlendirmek deyince hep bahsi geçen ve son zamanlarda kötü ilan edilen fitik asiti tüketirsek ne olur? Şimdi önce fitik asiti öğrenelim. Fitik asitle ilgili bir kaç çalışma bakalım, sonra filizlendirmenin yarar ve zararlarından bahsedelim.
    Sıkılanlar için en sonda özet olacak direk oraya ışınlanabilirsiniz. Malum modern çağ vakit çok önemli, sabrımız da pek az.

    Fitik asit üzerine... 

    Fitik asit kimyasal yapısında fosfor bulunan, miyo-inositol hekzafosforik asit formülüne sahip bir fitokimyasaldır. Fitokimyasallar tahıl ürünleri ve bazı bitkisel ürünler içinde bulunan biyoaktif besin bileşenleridir.  Fitokimyasalların antioksidan olmak gibi güzel özelliği bilinmektedir. Ek olarak aterosklereoz, kanser, diyabet, osteoporoz, vasküler hastalıklar ve metabolik sendromlar gibi geniş hastalık spektrumunda faydalı oldukları da gösterilmiştir. İşte fitik asit bu faydalı fitokimyasallardan bir tanesidir. Fitik asit, tahıl ürünleri, baklagillerde bol miktarda bulunduğu gibi ceviz, badem, fındık, kaju gibi yemişlerde de bulunur.
    Ancak fitik asit fitokimyasal olmanın yanı sıra çinko, demir, kalsiyum, magnezyum, fosfor, proteinlere bağlanıp  fonksiyonelliklerini değiştirip, emilimini azalttığından antibesinsel olarak da nitelendirilmektedir. İşte fitik asitin istenmeyen özelliği budur. Yani biz kuru fasülye, mercimek faydalı diye yerken hazırlama şeklimiz ile aslında besinsel değerini düşürüyor hatta kendimizden mi veriyoruz?
    Şimdi işler karıştı fitik asit iyi mi kötü mü bilemedik. Hem fitokimyasal hem de antibesin dedik. o halde biraz yayın bakalım .
    Fitik asidin yapısındaki inositol fosfat ile kanser hücrelerine karşı antikarsinojenik etki gösterdiği hatta bu yüzden yüksek lifli beslenenlerde kanserin daha az görüldüğü vurgulanmış. Bir makalede DNA hasarını azaltıp kansere karşı koruyucu etkisi gösterilmiştir. Parkinson hastaları için fitik asidin demir şelatör etkisinin faydalı olabileceği vurgulanmış ek olarak aynı makalede hidroksilleme yeteneğinden, antioksidan enzim aktivitesini artırdığından ve oksidatif stresi ve hücreler arası sinyalleşmeyi etkileyerek kanser karşıtı bir etkisi olduğu gösterilmiş. Başka bir çalışmada kan şekerini düşürme etkisi ile şeker hastaları için olumlu olabileceği belirtilmiş. Fitik asitin inflamasyonu arttırdığına dair bir şey bulamadım. Tam tersi inflamasyonda rol alan IL 8 i azaltığını ve antiinflamatuar etkinliği desteklediğini okudum.

    Sizler bu verilerden yola çıkarak fitik asiti besinlerinizden uzaklaştırmak istiyorsanız bu konuda neler yapabilirsiniz? 

    Besinleri fitik asitten arındırmak için sık kullanılan suda bekletmek, çimlendirmek ve fermente etmek yöntemlerine ek olarak öğütmek, otoklavlama gibi yöntemler de mevcuttur. Zaten kuru fasülyeyi nohutu pişirmeden önce suda bekletmek gibi geleneksel bir alışkanlığımız mevcut, buna alışığız. Bekleme suyuna sirke koymak veya bekleme suyunu ara ara döküp tazelemek de fitik asidi azaltmaktaymış. Sonrasında pişirmek veya kaynatıp o suyu dökmek de önerilerden bir tanesi. Besinlerin ne kadar süre suda bekletileceği ayrıntısı için internete bakmanızı öneririm.

   Baklagilleri filizlendirmenin faydaları ve riski

    Filizlendirmek sadece fitik asitten kurtulmak amacıyla yapılan bir işlem değil. Filizlendirmek besinlerin sindirilmesini kolaylaştırdığı gibi besinsel değerlerini de yükseltir. Filizlendirme işlemi nemli ortamda uyuyan tohumu uyandırmak işlemidir aslında. Tazelenen tohumda vitamin değeri ve antioksidan etkinlik artar. Daha sağlıklı hale gelir. Aslında gençleşmek gibi düşünülebilir. Bununla ilgili bir kaç yayın karıştırdım ve faydaları konusunda yeterince tatmin oldum. Bir kaç örnek verecek olursak; maş fasülyesinde filizlendrime ile c vitamini oranı 24 kat, flavinoid ( kendisiyle ilgili yazım blogda mevcut olup, çook severim) oranı 4.6-6.8 kat , total antioksidan oranı 6 kat artmış. Macrotyloma uniflorum denen fasülye türünde de yine antioksidan, besin değeri, falvinoid oranı kat kat yüksek bulunmuş. Özetle antiinflamatuar, antiaging, antitumoral etkinliği, vitamin değeri artıyor. Demans, kalp ve damar hastalığı, inme gibi hastalıklar üzerine olumlu bir etki sağlanıyor.
 Hangi gıdaların nasıl filizlendirileceği bilgisi internette bol bol yazılmış oradan ayrıtnılı bilgi alabilirsiniz ancak bu konunun bir tehlikesi var bunu belirtmek isterim. Sağlıklı besleneceğim derken enfeksiyon hastalıklarına yaklanmamalıyız. Aslında bizim kültürümüzde evde filizlendirdiğimiz kuru fasülye, nohut, maş fasülyesi vb biraz masum sayılır. Yabancı ülkelerde bizim beslenme kültürümüzden farklı olarak soya, alfalfa gibi bir yonca türü filizlendirilip, paketlenerek marketlerde satılıp çiğ tüketilmektedir. Bunlarda salmonella ve E.coli bakteri salgınlarına sebep olmuştur. Yani ishal ve idrar yolu enfeksiyonu yapar. Bunun için besinin kokusuna, rengine dikkat etmek önemlidir. Ellerimizi filizlenmiş besinlerle temastan sonra iyi yıkamak önemlidir. Ek olarak filizlenmiş besinleri yıkamak, zamanında tüketmek ve buzdolabında uygun şekilde saklamak önemlidir. Bunun yanı sıra çiğ tüketmemek de bir tercih olabilir
 
    Özetle... 

    Fitik asit yararlı bir fitokimyasal olup aynı zamanda sindirim ve emilim problemine yol açan bir antibesinseldir. Ben fitik asit paranoyasından daha ziyade besinsel değeri çok daha yüksek olduğu için baklagilleri filizlendirerek tüketmeye karar verdim. Ancak baklagilleri yemeklerde geleneksel haliyle filizlendrimeden de bolca kullanıyorum. Sindirim problemim olmadığı için fitik asitin sindirimi zorlaştırmasını önemsemiyorum. Minarellerden zengin beslendiğim, demir eksikliğim olmadığı için fitik asiti o kadar da önemsemiyorum. Ancak baklagilleri yemekte kullanmadan önce mutlaka suda bekliyorum veya haşlama suyunu süzüyorum. Cevizi, bademi suda bekletip fitik asit oranını azaltmak konusunda çok da emin değilim. Hem bununla uğraşmayıp fitik asitten o kadar da kaçmamaya çalışıyorum hem de bu gıdalar çinkodan zengin olduğu için çinkoyu kaybetmek istemiyorum. Ancak kırmızı et, deniz ürünleri yeterince tükettiğim için bu konuda çok da endişelenmemeye karar verdim.
    Her zaman her şeyi dengeli ve oranlı bir şeklilde yapmakta fayda vardır. Yayınlar, çalışmalar  doğru bildiklerimizi gün be gün değiştirebilir. Kendi bedenimize göre  karar vermeliyiz ve bir şeye saplanıp tek tip beslenmemeliyiz. Özetle dengeli beslenmeliyiz.


17 Mayıs 2020 Pazar

Migraine and Botulinum Toxin İnjection / Migren ve Botoks

Botulinum toksin enjeksiyonu (botoks) tedavisi her migren hastasına yapılır mı?
  


     English Version is below

   Migren ve Botoks 

    

    Botulinum toksin enjeksiyonu (botoks) tedavisi her migren hastasına yapılır mı?

    Hayır. Sadece kronik migren hastalarında uygulanması önerilir. Epizodik migreni veya gerilim tipi baş ağrısı olan hastalarda önerilmemektedir.
   

    Kronik migren nedir? 

    Son 3 ay boyunca ayda 15 gün ve daha fazla baş ağrınız olduysa ve bunların en az 8 tanesi tam olarak migrenöz vasıftaysa ve ağrılarınız 4 saat ve daha uzun sürüyorsa bu tedavi için aday bir kronik migren hastasısınız demektir. 
    

    Sanırım kronik migren hastasıyım hemen botoks yaptırabilir miyim? 

    Hayır. Öncelikli olarak diğer migren tedavilerinden iki ya da üç tanesini düzenli olarak denemiş ve yanıt almamış olmanız gereklidir. Ek olarak ilaç aşırı kullanım baş ağrınız olmaması gereklidir. Olması halinde aşırı kullanımı olan ilacın kesilip tedavisinin sağlanması gerekmektedir. 

    Bu tedavinin yan etkisi var mıdır? 

    Her tedavi gibi bunun da yan etkisi vardır. Boyun ve boyun ağrısı yapabilmektedir. Yüz ve boyun kaslarında güçsüzlük yaparak göz kapağında veya başta düşüklük yapabilmektedir. Alerjik reaksiyonlara, nefes darlığı, yutma zorluğuna neden olabilir. 

    Botoks nasıl yapılır?

    PREEMPT enjeksiyon protokolüne uygun olarak yüz kaslarından corrugator, frontal, temporal, procerus kaslarına, boyunda  occipital ve paraspinal bölgeye trapezius kasına çeşitli sayılarda sağ ve sol olmak üzere iki taraflı çoklu enjeksiyonlar yapılır. 

    Bu tedavi ne kadar sürer?

    OnabotulinumtoksinA enjeksiyonu her 4 haftada bir, bir önceki hafta ile baş ağrısı sıklığınız karşılaştırılarak yapılır. Eğer ağrılarınızda azalma var ise devam edilir. Üç ay boyunca günde 10 ve daha az baş ağrısı sayısına ulaşılınca tedavinin kesilmesi önerilmektedir. Tedavi kesilmeden önce hastanın tekrar kronik migren ataklarına dönmeyeceğinden emin olunması önerilmektedir. Eğer tedavi başından itibaren iki veya üç enjeksiyon sonrası bile ağrılarınızda %30 dan daha fazla bir azalma yok ise tedavinin sonlandırılması önerilmektedir. 

    Botoks ilacı migren ağrısını nasıl önler? 

    Periferik ve santral sensitizasyonu azalttığı, ağrı iletiminde yer alan sitokin, reseptör ve nörotransmitterler (substance P, kalsitonin geni ilişkili peptid CGRP gibi ) üzerinden etki etmektedir. Opioid iletimini artırır. 

    Migraine and OnabotulinumtoxinA

  

    Does Botulinum Neurotoxins (BoNT) cure all migraine patients? 

    No. The botulinum toxin injection is recommended in chronic migraine. It has not been found effective in episodic migraine or in tension-type headache.

    What is chronic migraine?

    It means, the patient has 15 days headache per month at least 3 months. At least 8 days of them should be migraine headache and the headache should continue at least 4 hours in a day.

    Could all chronic migraine patient receive this treatment?

    Patients should have tried two or three other migraine prophylactic treatments before start onabotulinumtoxinA treatment. If the patient has medication overuse, it should be withdrawn from the medication firstly. 

    What are the adverse effects of the treatment? 

    Neck pain, ptosis and muscle weakness. Allergic reactions, dysphagia, headache.

    How does the toxins injected? 

    OnabotulinumtoxinA should be administered according to the PREEMPT injection protocol. There are lots of injection regions bilateral on the face and neck. This are corrugator, frontal, temporal, procerus muscles on the face and the occipital and paraspinal region and trapezius muscle on the neck.

     How long will this treatment take?  

     The patient who have more than 30% reduction in headache days per month during treatment is responder. If the patient is non-responder to the first two to three treatment cycles, the treatment will be stopped. The responder will continue to the treatment an interval of four weeks by comparing with the four weeks before during all the treatment cycle. If you have less than 10 headache days per month for 3 months, treatment could be stopped. Moreover it is recommended before stopping the treatment, make sure that the patient has not returned to chronic migraine. 

    How does BoNT works? 

    OnabotulinumtoxinA modulate neurotransmitter which are relevant the pain tranduction ( like substance P, calcitonin gene-related peptide ), changes the expression of receptors and cytokines, enhance opioidergic transmission . It reduces both peripheral and central sensitization. 

Pancar Faydaları / Beetroot Benefits

pancar
 

     English version below

     Pancarla yıldızınız bir an önce barışmalı çünkü hem çok pratik hem de ucuz bir sağlık bombası kendisi. Hipertansiyon, kanser çeşitleri, sedef hastalığı, nörodejeneratif hastalıklar  (als gibi) ,  kalp ve damar sağlığı, kemik sağlığı için birebir. Antioksidan, anti-inflamatuar etkiye sahip. İçerdiği manganez ile kemik sağlığını korur ve osteoporoz riskini azaltır. Manganez süperoksit dismutaz (SOD) enzim yapısına katılır. Bu enzim de hücreler için genel bir temizleyicidir. Oksidatif streste rol alır. Hücre apoptozisi ile hatalı ve defektli hücreleri temizler. Yaşlanma karşıtı antiaging özelliği mevcuttur. B vitamin çeşitlerini, C vitamini, kalsiyum, magnezyum, demir, potasyum, fosfor, betalain içerir. Kendisine rengini veren betalain spor performansını arttırdığı için atletler başta olmak üzere egzersiz öncesi kullanılır. İçeriğindeki nitrat sayesinde damarları genişleterek, kan akımını artırır ve tansiyonu düşürür.
     Hem de tüketmesi çok kolay. Suda veya su buharında haşla ister bir kaç damla limon suyu ile istersen yoğurta karıştırıp tüket. Ben bebeğime ek gıdaya geçtiğim zamandan beri yediriyorum. Muz ile blenderdan çekince puding gibi oluyor. Çiğ de tüketilebilir, smoothie yapılabilir.

 

     Beetroot is a the basic and cheap healthy food! It contains subtypes of vitamine b, vitamine c, manganese, calcium, magnesium, potassium , iron, phosphor, beta-lain. It has antitumoral, antiaging, antioxidants, antiinflammatory effect and healthy for bone,is against osteoporosis, cancer, psoriasis, cardiovascular disease. Betalain gives these vegetable its color and induces exercise performance, so the athletes consume it before performance. Manganese is one of the most beneficial ingredient. Manganese participates in the superoxide dismutase (SOD) enzyme structure which is important in apoptosis and  oksidative stress. It cleans the defected cells and toxins. So these vegetable and its ingredients are good for skin disease like psoriasis, neurodegenerative disease like ALS. Nitrate inside of the beetroot dilate the vessels and induce blood flow and reduce blood pressure.
    Beetroot is easy to consume. You can cook it with some water or eat fresh. For my son i blender with bananas and nuts like puding. You can eat alone or with yogurt or drop some lemon juice. You can put it in the salads or consume it even in the breakfast. The juice or smoothie is another option.

16 Mayıs 2020 Cumartesi

Flavinoid and lower dementia risk / demans riskini azaltan gıdalar: flavinoidler

An article about long term flavinoid consumption and lower dementia risk


    An article about long term flavinoid consumption and lower dementia risk 



    Demans riskini azaltan flavinoid içeren gıdalar üzerine bir çalışma 



     Esra Shishtar, Gail T Rogers, Jeffrey B Blumberg, Rhoda Au, Paul F Jacques, Long-term dietary flavonoid intake and risk of Alzheimer disease and related dementias in the Framingham Offspring Cohort, The American Journal of Clinical Nutrition, nqaa079, https://doi.org/10.1093/ajcn/nqaa079

      Türkçe versiyonu devamındadır


     I get excited about an article and want to share it with you. It is about association between the long term flavinoid intake and lower alzheimer disease (AD) and Alzheimer disease related dementia (ADRD). ADRD addresse multiple etiology dementias, Lewy body dementias including dementia with Lewy bodies and Parkinson disease dementia, frontotemporal dementia and vascular contributions. 
     What about Flavinoid? Flavinoids give to the fruits and vegetables their color and have more roles in flowering etc. Some of them are rich in flavinoids. There are different flavonoid forms ( flavan-3-ols, flavonols, anthocyanins, flavones, flavanones, flavonoid polymers, isoflavones). Berries, citrus fruits, teas, cacao, parsley, thyme, celery ,onions, apples, soy products and peanut include flavinoids. It is showed that acute using of some of  them has good outcomes in memory, attention and executive functions.This study has revealed  that flavonoids protect the neurons from toxins and make neurotoxin apoptosis and change cerebrovascular blood. Flavinoids have anti neuroinflammation effect and has a place in angiogenesis and neurogenesis. They protect cognition and could reduce age associated cognitive decline. Moreover flavinoid has lots of miraculous effect for all body like anti-inflammatory, anti-tumoral, antiviral, antioxidant, antithrombotic effect. It prevent atherosclerosis and benefit cardiovascular system. 

    Türkçe versiyon
    
    Okuduğum bir makaleye çok heyecanlandım ve sizinle paylaşmak istedim. Makale uzun süreli flavinoid içeren gıdaların tüketimi ile alzheimer hastalığı ve alzheimer ilişkili diğer demans sendromları (çoklu etyolojili demans, vasküler demans, lewy body demans, parkinson demansı, frontotemporal demans) riskindeki azalma ile ilişkisine değinmekte. 
     Flavinoidler sebze ve meyvelerde bulunan moleküllerdir. Renk verme, çiçeklenme vb bir çok etkileri mevcuttur. Farklı formları mevcuttur ( antosiyanin, flavan-3-ol, flavonol, flavon, flavanon, flavinoid, isoflavon). Yaban mersini, böğürtlen gibi orman meyveleri, narenciye, çay, kakao, maydanoz, kereviz, kekik, soğan, elma,soya, fıstık yoğun flavinoid içeren meyve ve sebzelerdir. Bunların bazılarının hemen kullanım sonrası dahi hafıza, dikkat ve yürütücü işlevler üzerine olumlu etkisi gösterilmiş. Bu çalışmada flavinoidlerin beyin hücrelerinden toksinleri temizlediği. Nöronlara spesifik antiinflamatuar bir etki gösterdiği , beyin damarlarında kan akışını arttırdığı gösterilmiş. Yeni damar ve beyin hücresi yapımı arttırmıştır. Başta diğer demans tipleri olmak üzere alzheimer hastalığında tüketenlerde demans görülme oranı azalmış. Ek olarak yaşlanmaya bağlı ortaya çıkan yaşa bağlı kognitif etkilenmeyi de azaltabileceği düşünülmektedir. 
    Ek olarak zaten halihazırda flavinoidlerin tüm vücut üzerinde olumlu etkileri bir çok kaynakta gösterilmiştir. Antioksidan, antiinflamatuar etkileri mevcut olup, antitümoral etkinlik ile kanser gelişmesini engellemektedir. Damar sertliği ve pıhtılaşmayı azaltır, kalp damar sağlığı üzerine olumlu etkileri mevcuttur. 

15 Mayıs 2020 Cuma

Zerdeçal / Turmeric / Curcumin

   

   English Version below


    Zerdeçalın antiinflamatuar, antibakteriyel, antioksidan, antiaging yani yaşlanma karşıtı etkisi mevcuttur. Bu özellikleri ile zaten beyin ve sinir hücrelerini korusa da, beyne ve sinirlere spesifik nöroprotektif özelliği de mevcuttur. Zerdeçalın emilimi zor olduğu için karabiberle tüketilmesi önerilmektedir. Karabiberin içindeki piperin maddesi biyoyararlanımını arttırmaktadır. Tüm bu özelliklerinden yola çıkarak zerdeçal deneysel çalışmalarla çok kez incelenmiştir. Benim okuduğum yayınlarda bilimsel çalışmalar daha çok deney hayvanları üstünde yapılmıştı. Alzheimer hastalığı ve depresyon üzerindeki etkisini beyin ve omurilikte bulunan beyin ilişkili nörotrofik faktörünü (BDNF) artırarak gösterdiği düşünülmektedir. BDNF' nin hafızada ve öğrenmede önemli bir yeri olup yeni nöron oluşması, nöronlar arasındaki bağlantıların oluşturulmasını sağladığı vurgulanmıştır. Antiinflamatuar ve antioksidan etkisi ile farelerde beyin fonksiyonlarını ve demans gelişimini engellediği gösterilmiş. Alzheimer hastalarında amiloid plak oluşumuna karşı olduğu dahi vurgulanmıştır. Ancak hala hastalar üzerinde net bir çalışma ve sonuç olmayıp, tıbbi kitaplara, kılavuzlara girmemiştir. Bu sebeple klinik pratiğinde alzheimer başta olmak üzere demans çeşitlerinde  tedavi seçenekleri arasında yer almamaktadır.

    


     Turmeric, curcumin has anti-inflammatory, antibacterial, antioxidant, anti-aging effect for our body. Thanks to these properties, turmeric already protect the brain and nervous system it has also neuroprotective effect. It is recommended that consuming it with the black pepper. Piperine in black pepper induces absorption of curcumin. There are lots of researches about turmeric. It is thought to be useful in Alzheimer disease and depression by increasing levels of brain-derived neurotrophic factor (BDNF). BDNF support neurons and important learning, memory,neuron growths. In vitro studies have shown that curcumin may influence brain function and the development of dementia, because of its antioxidant and anti-inflammatory properties, as well as its ability to influence amyloid plaques. There are lots of medical researches about that but actually on rat models. No clinical evidence in patient. Because of that the turmeric is not in the treatment options in the guidelines and medical books.



Hand Preference and Dominant Brain / El Tercihi ve Baskın Beyin

                                                      Kuziko’nun hangi elini kullanacağı 18. aydan itibaren gayet net: Sağ! Ben de sağ elli olduğum için bunun günlük hayatta ne farkı olduğunu çok bilmiyorum, ancak solakların bu konuyla ilgili söyleyecekleri şeyler vardır muhtemelen. Baskın el seçimi klinikte baskın beyin hemisferini belirlediği için tıbbi önem arz eder. Konuşma becerileri, hesap yapma gibi günlük hayatın rutini bir çok beceri daha çok baskın taraftadır. Baskın tarafın önemi nedir peki? Beyin hastalığının yerine göre oluşabilecek klinik sonuçları kestirmemizi veya bir cerrahi öncesi planlama yapmamızı sağlar. Çocuklarda el tercihi genelde 2 yaşa kadar belli olur denilmektedir. Fetüslerin daha anne karnındayken başparmaklarını emmek için hep aynı yönü tercih etmeleri bunun anne karnında çoktan belirlenmiş olan bir tercih olabileceğini de sorgulamaktadır. Bir çalışmada 10. - 11. aylarda hatta daha önce başlayabileceğine dair veriler de mevcut. Peki sağ beyin mi baskın yoksa ve sol beyin mi? Genelde kullandığımız elin tam zıttı olan hemisfer baskın gibi düşünülse de, sol beyin, sağ ellilerin %99 ,sol ellilerin %60-70 inde  baskındır. Yani solaksanız buna rağmen muhtemelen siz de bir sağlak gibi sol beyninizi kullanıyorsunuz.
   
                  Türkçe versiyon devamında

        My son has right hand preference since 18 Months. There is no difference between the sides for me as a right handed person but left handed people must have to say about this topic. Hand preference is important for brain hemisphere dominance. So right brain or left brain, which is most dominant?  In generally, the opposite hemisphere of the most used hand is considered to be dominant. But %99  percentage of right handed and % 60-70 percentage of left handed use left brain as dominant. The dominant brain is important for understanding, talking, calculating etc. So the dominance is important for brain surgery planning or predicting the results of a brain disease. Until 24 months old the hand preference is done mostly. But the fetus’s usages of the same hand for  sucking thumb was questioned it could be from prenatal periods. It has claimed it could start in 10  months even earlier.
      Kuziko’nun hangi elini kullanacağı 18. aydan itibaren gayet net: Sağ! Ben de sağ elli olduğum için bunun günlük hayatta ne farkı olduğunu çok bilmiyorum, ancak solakların bu konuyla ilgili söyleyecekleri şeyler vardır muhtemelen. Baskın el seçimi klinikte baskın beyin hemisferini belirlediği için tıbbi önem arz eder. Konuşma becerileri, hesap yapma gibi günlük hayatın rutini bir çok beceri daha çok baskın taraftadır. Baskın tarafın önemi nedir peki? Beyin hastalığının yerine göre oluşabilecek klinik sonuçları kestirmemizi veya bir cerrahi öncesi planlama yapmamızı sağlar. Çocuklarda el tercihi genelde 2 yaşa kadar belli olur denilmektedir. Fetüslerin daha anne karnındayken başparmaklarını emmek için hep aynı yönü tercih etmeleri bunun anne karnında çoktan belirlenmiş olan bir tercih olabileceğini de sorgulamaktadır. Bir çalışmada 10. - 11. aylarda hatta daha önce başlayabileceğine dair veriler de mevcut. Peki sağ beyin mi baskın yoksa ve sol beyin mi? Genelde kullandığımız elin tam zıttı olan hemisfer baskın gibi düşünülse de, sol beyin, sağ ellilerin %99 ,sol ellilerin %60-70 inde  baskındır. Yani solaksanız buna rağmen muhtemelen siz de bir sağlak gibi sol beyninizi kullanıyorsunuz. 

14 Mayıs 2020 Perşembe

Vitamini kabuğunda mı? Does peel include more vitamins than flesh?

     
 
                               limon, limon kabuğu ,vitamin,meyveler



     Vitamini kabuğunda mı? Meyve ve sebzelerin kabuklarını soymalı mıyız?
     Does the peel include more vitamins than flesh? Should we eat the skin of vegetables and fruits?


      Türkçe versiyon aşağıda

      The skin or the peel of fruits and vegetables contains higher antioxidants ,fiber, vitamins and minerals than the flesh. The skin is in contact with the external factors because of that it is very rich in essential oils, which give characteristic aroma to the fruit. The skin includes useful pigments in. For examples blue or purple color fruit peels are rich in anthocyanidin glycosides while yellow color fruits have xanthin, carotenes and lutein pigments. Peel is low in calories, sugar, and fats.Moreover it is free from cholesterol. So avoid peeling fruits which are edible.


       Evet vitamini kabuğunda klişesi doğrudur. Meyve ve sebzelerin kabukları dış etmenlerle direk temas halindedir, daha fazla antioksidan içerir. Posasına göre daha fazla vitamin, minarel ve lif içerir. Ek olarak meyveye aromasını veren yağları da içerir. Limon ve portakal kabuğunu rendelerlen elinize bulaşan yağ bu sebeptendir. Meyvelere rengini veren şey içindeki pigmentlerdir ki onlar da faydalıdır. Örneğin mor ve mavi rengi veren antosiyanidinler, sarı rengi veren ksantin,karoten,lütein pigmentleridir. Ek olarak daha az şeker, kalori ve lif içerir. Yani az kaloriyle daha çabuk be uzun süreli doymanızı sağlar. Ama yenilebilir kabukları tüketeceğimizi eklememe gerek yok sanırım. Mesela patatesi bile fırçalayıp kabuğunu soymadan tüketilmesi önerilmiş.

Yeni Migren İlacı / New Migraine Treatment


       

   
      English Version Below
      

      Yeni Migren İlacı

      Etken maddesi ubrogepant  piyasa ismi Ubrelvy olan ilaç Allergan firması tarafından piyasaya sunuldu. Auralı ve aurasız hastaların akut migren tedavisinde FDA ( US Food and Drug Administration) onayını aldı. Maalesef patofizyolojiye yönelik bir tedavi şekli sunmadığı için idame tedavi listemizde bir değişiklik olmayacak. Ancak migren atak tedavimize güvenle ekleyeceğimiz bir molekül olacak. Tıp dışı okuyucuların anlayacağı bir dille özetleyecek olursak migren kaynaklı baş ağrınız tuttuğu zaman ağrınızı kesmek amaçlı içilecek yeni bir ilaç sürüldü piyasaya. Özellikle yan etkisi nedeniyle triptan kullanamayan hastalar için iyi bir alternatif sunmaktadır. Vazospazma neden olmamaktadır. İlaç alımı sonrası 2 saat ve 2-24 saat arası sürede ağrı kontrolü ve fonofobi, fotofobi, bulantı gibi ek semptomlarda da plaseboya göre belirgin fayda gözlenmiştir. 50 mg ve 100 mg oral formları mevcut. Etki mekanizmasını kalsitonin geni ile ilişkili peptit reseptörü ( CGRP) antagonisti olarak göstermektedir. CGRP trigeminovasküler ağrı iletimine aracılık etmektedir. En sık görülen yan etkisi bulantı, kusma , ağız kuruluğu, sersemlik olarak tanımlanmıştır. CYP3A4 enzim inhibitörü yapan (ketakonazol, klaritromisin vb) diğer ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. 




       New Drug For Migraine Treatment 

       Ubrogepant is named Ubrelvy and released by the firm Allergan. US Food and Drug Administration (FDA) approved the drug in migraine attack with or without aura. The drug is not an option for long term therapy on the pathophysiology of the disease. Especially it is an alternative of the triptans because it makes not vasospasm. The pain relief after 2 hours and 2- 24 hours uptake is better than placebo. Moreover it affects on bothersome migraine-associated symptoms like phonofobia, photofobia, nausea etc. There are two oral forms 50 mg and 100 mg. It action is antagonist of calcitonin gene-related peptide (CGRP) receptors. CGRP mediate the trigeminovascular pain transmission. The most seen side effects are nausea, vomiting, dry mouth and dizzeness. It is contraindicated with the drugs which inhibit CYP3A4 enzymes ( ketoconazole, clarithromycin, itraconazole  etc) 

12 Mayıs 2020 Salı

COVID 19 AND NEUROLOGY / COVİD 19 VE NÖROLOJİ


    ENGLİSH VERSİON BELOW 

   COVİD 19 VE NÖROLOJİK TUTULUMU 

    COVID 19 ( koronavirus hastalığı 2019 ) hayvanlardan geçtiği düşünülen yeni nesil bir korona virüsün etken olduğu ve pandemiye sebep olan hastalıktır. Ateş, öksürük nefes darlığı en sık ve tipik semptomlarıdır. Yaşlılar ve  hipertansiyon, kalp hastalığı, demans, diyabet gibi kronik hastalığı olanlar daha riskli gruptadır.  Koronavirüsler maalesef nörotropik özellikler gösterebilmekte, beyin, sinir dokusunda ve beyin omurilik sıvısında (BOS) bulunabilmektedir. Virüs direk olarak sinir sistemi hasarı yapabileceği gibi, kan beyin bariyerini bozabilir veya ikincil viral bakteriyel enfeksiyonlara neden olabilmektedir.


    COVİD-19 ' un nörolojik komplikasyonları ile ilgili veriler de netlik kazanmaya ve artık yayınlanmaya başlamakta. Ateş, öksürük, solunum yetmezliği gibi enfeksiyon kliniği ağır olanlarda, hastaneye yatma endikasyonu olanlarda veya solunum tutulumu  belirgin olanlar da nörolojik  tutulumun görülme ihtimali artığı belirtilmektedir. Ancak bazı çalışmalar ise genç yaş inmesi ve koku, tad duyu değişikliklerinin ağır enfeksiyondan bağımsız olduğunu da göstermektedir. Asemptomatik bireylerde ilk bulgu olarak da görülebilmektedir. Yani eğer sizin gribal yakınmalarınız  yoksa tamamıyla güvende değilsiniz demektir. Bir hekim için de pür nörolojik yakınma ile başvuran hastada enfeksiyon kliniği olmaksızın bu şikayetler var ise aklınıza korona virüs taraması yapmak gelmelidir.
     Genel olarak bu virüs sersemlik hissi, dengesizlik, baş ağrısı, bulantı, kusma, kas ağrısı, halsizlik, kol ve bacaklarda güçsüzlük veya tutmama, felç yapabildiği belirtilmiştir. Ensefalopatiye bağlı bilinç değişikliğine sebep olabilmektedir. Akut hemorajik nekrotizan ensefalopati vakası bildirilmiştir. Serebrovasküler hastalık ( inme, stroke, beyin kanaması) riski arttığı belirtilmektedir. Genç hastalarda özellikle büyük damar embolilerine neden olabileceği bildirilmiştir. santral sinir sistemi tutulumuna bağlı epileptik nöbet gözlenebildiği belirtilmiştir. Santral sinir sistem etkilerinin kanda lenfosit sayısının hakim olduğu bir immunsupresyon durumuna bağlı olabileceği teorisi mevcuttur.  Koku alma kaybı (anosmi) , tad duyusunun kaybı (ageusia) veya azalmasına (hiposmi, hypogeusia) sebep olabiliyor. Akut polinöropati ye neden olarak Gullian Barre sendromu benzeri bir klinik tabloya neden olabildiği belirtilmiştir. Kas hasarı çok sık görülen bir birlikteliktir.
      Bütün bunlara ek olarak bir yayında COVİD 19 a spesifik olmasa da SARS CoV enfeksiyonunda deney hayvanları ve hasta bireylerde beyin sapında yoğun tutulum gösterilmiştir. Bundan yola çıkarak bu hastalarda solunum probleminin sadece akciğer hastalığına sekonder değil beyinde solunum merkezinin reseptör düzeyinde bir tutulumu sonucu da olabileceği öne sürülmektedir.


     COVID 19 NEUROLOGICAL SYMPTOMS AND COMPLICATIONS 

     Coronavirus disease 2019 ( COVID 19 ) is an infectious disease and cause a pandemi. The virus is a novel corona virus that suggested transmitted from an animal source. Fever, cough and respiratory distress are typical symptoms. The elderly population and the people who have chronic disease ( like heart disease, hypertension, diabetes, dementia , alzheimer disease etc ) are more risky. Coronaviruses  have neurotropic effect and can be in brain tissue and cerebrospinal fluid. It may damage the brain, destroy the blood brain barrier directly or may cause secondary bacterial or viral infections in nervous system. 
     The new informations have reported about the complications of  COVID-19  as the disease become clear. The severity of the infectious presentation, the presence of  hospitalization indication and the severity of respiratory distress are more associated with neurological complications. But unlike that it has reported that young stroke and dysosmia, dysgeusia has no correlation between the severity of infection. It can be seen as a first symptom in asymptomatic patient. That 's mean if you have no infection symptoms like fever, cough you are not in comfort zone. Moreover if a patient has just because of a neurological complaint in your office, we are not in a comfort zone out of the COVID 19 as a doctor. We should be awareness about the neurological symptoms.
       Generally dizziness, ataxia, headache, vomiting, myalgia,  weakness is defined clinically. Moreover paresis, paresthesia , confusion can be seen because of the involvement of the nervous system. Mental state alteration can be as a result of encephalopathy. Acute  hemorrhagic necrotizing encephalopathy is reported. The cerebrovascular condition like stroke, hemorrhage increase with the infection. This virus can cause stroke in young patient as a result of large vessel occlusions and embolism. Epileptic seizure is another symptom of infection. There is a theory about a immunosuppression condition in central nervous system relation with the lymphocytes count in plasma. The effect on cranial nerves can be result differences on the sence of smell and taste like anosmi, ageusia or hiposmi, hypogeusia. Peripheral nervous system involvement acute polyneuropathies like GBS is reported.
       There is another suspicion  between the link neurological symptoms and respiratory failure because of the a results of SARS CoV ( not in COVID 19) infection. In those infection the brainstem of experiment animals and patients is heavily infected with the virus. As a result the respiratory distress may be a result of the involvement medullary cardiorespiratory center.

OMEGA 3

  

      
      

OMEGA 3 FAYDALARI, DEMANS , UNUTKANLIK OMEGA 3 BENEFİTS , DEMENTİA, MEMORY PROBLEMS 


      Türkçe versiyon / English Version 

      Omega 3 bir yağ asididir ve alfa linoleik asit (ALA), docosaheksaenoik asit (DHA) ve eicosapentaenoik asit (EPA) olmak üzere 3 formu vardır. Bizim aldığımız balık yağı takviyeleri DHA ve EPA içerir. DHA anne karnından itibaren beyin gelişimi için önemlidir. EPA etkileri daha çok psikolojik alandadır. Hücre zarı yapısına katılarak nörokimyasal patolojilere antioksidan etki gösterirler. Anti inflamatuar (tüm hücreler üzerinde harabı yok eden) nitelikleri vardır. Kalp ve damar sağlığı için koruyucu etkileri mevcuttur. Kalp damar sağlığını koruyan her şey dolaylı yoldan beyni de inmeden demansa bir çok hastalıktan korur.
      Bilimsel çalışmalarda omeganın bu etkilerini ideal bir şekilde göstermesi için yüksek miktarda alınması gerekmektedir. Ancak bizim günlük beslenme alışkanlığımız ile yeteri kadar omega almamız pek mümkün olmaz. Bu yüzden ben de oğlum ve kendim için balık yağı kullanıyorum.                Yetişkin nörolojisinde en çok sorulan konu omega takviyesinin bunama ve unutkanlık üzerine etkisidir. Literatürde demans, unutkanlık  hatta psikiyatrik hastalıklar üzerine bir sürü çalışma mevcut. Klinik nöroloji kitaplarında ve rehberlerde direk olarak omega kullanımının demans üstüne etkisi olduğu ve koruma tedavi amaçlı kullanılması gerektiği yer almamaktadır. Ancak demanstan korunmak için kanıtlanmış en önemli şey Akdeniz usulü beslenmek ve egzersizdir. Akdeniz usülü beslenme de balık tüketimini içerir. Literatürden bir kaç çalışma inceleyecek olursak; demans için omega takviyesi ile yapılmış bazı klinik çalışmalar etkinliği olduğunu iddia etse de başka çalışmalar bir etkisi olmadığını söylemektedir. Eğer genetik kökenli bir demans hastalığınız varsa omega ile bu nöropatolojiyi düzeltmeniz mümkün değildir. Ek olarak depresyon ve bipolar bozuklukta da olumlu sonuçlar veren çalışmalar mevcuttur.

       English Version 


       Omega 3 is fatty acid and has 3 forms which are named ALA, DHA, EPA. Fish gel capsules include DHA and EPA. DHA is important for the brain development for intrauterin babies and after birth. EPA is important on behavior , mood. Their protective antioxidant effect is due acting to cell membrane and potentialization the neurochemical pathologies. We can talk about the anti inflammatory effect for all the body. It protect the vessels and heart and cardiovascular  system. Everything that protects the vessels also protects indirectly the brain too. Good for your body good for your brain!
       There are a lot of research the effect of omega for psychopathology and cognition. Dementia, mood, memory, behavior etc. Our daily diet usually not enough to take omega well. That's why i and my son take omega supplements. The most curies question in elderly neurology is the location of omega supplements in the dementia treatment and memory problems. Some studies support the positive effect of using omega for treatment, others have shown to be ineffective. But nowadays the omega doesn't recommended fro the neurologist as a treatment in clinical guidelines and books. But Mediterranean diet  and exercise is recommended. So this kind of diet include consume fish. The uses omega supplements support the cure in major depressive and bipolar disorder treatment, if it is used by medical therapy. Finally if you have genetic originated dementia or cognitive problems, there is no benefit for correct the neuropathology. 

10 Mayıs 2020 Pazar

GÖZ ÇEVRESİ BAKIMI / COSMETİC EYE CARE


     



GÖZ ÇEVRESİ KIRIŞIKLARI, GÖZ ALTI MORLUKLARI THE WRİNKLES AND DARK CİRCLES OF THE EYELİD




         Göz altı halkalarının sebebi göz çevresi ödemi, ciltte kalınlaşma ve ciltte pigment artışıdır. Yaşlanma ile bunlar artış gösterir.  Benim tecrübelerime göre göz çevresi masajı yapmadığınız sürece, hangi ürünü kullandığınızın pek önemi yok aslında. Masaj ödemi azaltmaya yarar kan akımını arttırır. Bir de gelelim dermokozmetik amaçlı c vitamini (askorbik asit) kullanımına ve bunlara döktüğümüz paralara. Bu konuyla ilgili pubmed de çalışma bile var. Görünce şaşırdım cidden bunun tıptan öte cilt bakımı ile ilişikli olduğu algısı mevcuttu hep bende. Okuduğum bir kaç çalışmada gördüm ki tamamıyla öyle mucizeler yaratmıyor ama işe yarıyormuş. Bütün yaşlanma karşıtı (antiaging), kırışık karşıtı ürünlerde nemlendirme etkisi olduğunu da unutmadan cildimize nem sağlamayı öneririm.

English Version 

          The stasis, hyperpigmentation and dermal thickness cause dark circles of the lower eyelid. It increase by aging. The massages around your eyes has anti-stasis effect. In my opinion no matter what product you use, won’t work probably after you don’t massage. The other thing is the usage of  ascorbic acid (vitamine c)  in cosmetics! They are clinical research about that in pubmed! I surprised about the medical perspective about a cosmetic topic. In a result i understood that vitamine c  is not a miracle but it works. And moisten has always antiaging and antiwrinkle effect.

How we perceive the shapes? How we read?


           

         My 20 months old son love the shapes. He can get excited for the shape of nightstands handle or a plate. Nowadays the letters are our new love. We sing all the day the song of shapes and letters. He can recognise the shapes by itself and but he can't read the letter rightly. He knows letter's name by heart, perceives it to be letter but can't call it correct. He has not a visual perception of letters as much as geometrical shapes. So why? He grows very fast up, his brain too. Every skill is loading separately him with his development. What is the differences between shapes and letters for his brain? Because the different parts of neurons run if he see a geometrical shape or letter to define it. Actually we read the letter which we’ve seen. Reading is more complicated for our brain. 

         When we look at a object, the form of the shape is copied to retina in our eyes. So the visual pathway carry the stimulus to the visual cortex. Visual cortex is at the back of the skull and 17-18-19. areas in the Broadman map. It define the color, size, dimension, motion and brightness and creates visual memory. Let’s talk about the amusing and famous right brain! It recognises geometrical shapes, objects, spatial forms. Painting, design, color and such entertaining things are its job. It can make 3 d design from 2 d. The brain use like a computer the angles, lines, edges while processing. The denomination is learned on our own language. 
      The brain have to start a different procedure by reading. Visual cortex (on the back of the skull) see the letter, recognise it and send the database to the left (most of us dominant side ) peri sylvian area. Specially the left angular gyrus is important for perceiving the symbol of letter and word form. It translate the writing to speaking and reverse. The left inferooccipitotemporal area works by reading. This region is above the intersection point between the line from top of ear and  the temporal region. After that the frontal region works while reading. The huge part of brain!!! My toddler need more time for this skill. But it should not be confused with dyslexia. Aleksi means a problem in this pathway, so a person cannot read even though it is able to read. 

How to wash the vegetables and fruits to remove pesticides ? / Meyve ve sebzeleri pestisitten arındırmak için nasıl yıkayalım?

      
English Version Below 

Türkçe Versiyon:

      Tarımda meyve ve sebzeleri böceklerden,virüs mantar vb den korumak için genel adı ile pestisit denilen ilaçlar kullanılır ve bunlar bizim için zararlıdır. Şimdi bunlardan kurtulmak için meyve ve sebzeleri nasıl yıkayalım? Öncelikle organik tarım ürünlerini tercih edin, organik tarımda pesitisit oranı daha az ama tamamıyla yok da değil. Organik tarım seçeneği maliyeti ve ulaşım zorluğu sebebiyle pek de mümkün olmuyor o yüzden bir kaç pratik bilgi ile çözüm bulmaya çalışalım. Biraz yayın taradım ve çıkardığım sonucu özetlemek istiyorum. Şimdi çalışmalarda uzun süre sade su ile yıkamanın bile olumlu etkisi olduğu (ama kesinlikle yeterli değil) gösterilmiş.15 dakikadan uzun süreli alkali su ile yıkanması gayet iyi sonuç vermiş. Alkali su pH oranı yüksek demek biz bunu nasıl yapacağız peki evde. Çok basit! Suya karbonat atacağız. Oranı çalışmalarda farklı belirtilmiş ama  yüzde bir oranında karbonat kullanımı bile işe yaradığı belirtilmiş. Ben ortalama 1 lt suya bir tatlı kaşığı atıyorum. 
       Konu kapanmıştır, dağılabiliriz. Yok yok bir şeyler daha okudum onları da aktarayım.
       Oksijenli su, ozonlu su gibi kimyasallar da kullanılmış ve faydası sağlanmış ama bunlara hiç girmeyelim ev için pratik çözümlerle ilgilenelim. İlginç ama kloraklı deterjanla da denenmiş sonuçlar gayet başarılı. Ama bence en son kullanılacak şey, çalışmada da pesitisit oranı incelenmiş deterjanın ek zararları değil sonuçta. Deterjanlar başlı başına kimyasal bileşik. Asetik asit (sirkeye tadını veren asit) de gayet iyi sonuç vermiş, burada sirke asidik olduğu için pestisiti aktive eder tezleri çökmüş oldu. Ama çalışmalarda sirke ve miktarı bilgileri yok. Yani asetik asit kullanılmış. Ben elimizdeki sirkelerin oranını tam bilmediğim için  karbonatı tercih ediyorum. 
      Yani özetle evde bol bol suyla uzun uzun yıkayacağız (su israfı konusunda içim sızladı şu an). Karbonat kullanacaksak ki ben onu tercih ediyorum 15 dakika bekleteceğiz.

English Version

       Pesticides are used for microorganisms, insects, viruses etc in agriculture. It’s harmful for humans body. So how would we get out of it? Organic food is an option but it is expensive and hard to reach and it isn’t totally pesticide free too. Let's find something practical that can be used at home. Washing tap water for a long time can help us but not enough. Using alkaline water more than 15 minutes works great . So how can we make alkaline water at home? Just with baking soda! There is no clarity in the proportion of soda, but it was used in one study to one hundred percent and it worked. Detergent works too to remove the pesticide but what about the side effects? Acetic acid which give the flavor to vinegar have very good results. So that is against the thesis of that the vinegar doesn’t effect on pesticides because it is acidic pH. Oxygenated or ozon water is used but not available at home. No need to focus on. 
        As a result I prefer washing with tap water more (even irritated by waste of water) ,than put in the water with baking soda and wait at least 15 minutes. 

8 Mayıs 2020 Cuma

20 AYLIK KUZİKO'NUN BEYNİ NEDEN ŞEKİLLERİ ANALİZ EDEBİLİYORKEN HARFLERİ ÖĞRENEMİYOR? ŞEKİLLERİ NASIL GÖRÜRÜZ? YAZILARI NASIL OKURUZ?

çocukların şekilleri öğrenmesi




          Kuziko’nun 20. ayına geometrik şekiller damgasını vurdu resmen. Bu aralar komodin çekmecesi tutacağından tutun, kullandığımız tabaklara kadar her şeyin şekline heyecanlanabiliyoruz. Şimdi harflere ilgi duymaya başladık. Şekiller şarkısı sonrası yeni favorimiz harfler şarkısı. Geometrik şekilleri kendisi algılayıp bana doğruyu söylüyor ama harfleri öğrenmekte ve seçip söylemekte çok zorlanıyor. Peki neden? Kuziko'nun beyni hala inanılmaz bir hızla gelişiyor,peki neden şekilleri öğrenirken harfleri öğrenemedi? Çünkü harfleri okumak ve telaffuz etmek için beyinde alev alev yanan nöronlar farklı, şekilleri algılayan nöronlar farklı.  Bir şekle baktığımızda o şeklin görüntüsü gözdeki retina tabakasına düşer. Retina tabakasından görme yollarına aktarılır ve bu uyarı visual kortekse gider. Visual korteks kafatasının en arkasındaki occipital lobdadır ve  Broadman'ın beyin haritasında  17. - 18. - 19. alanlarındadır.  Renk, boyut, form, hareket, aydınlık bilgisini algılar ve yorumlar.  Ek olarak gördüğümüz görüntüleri hafızaya da alınmasını sağlar. Şu meşhur renkli sağ beyin kavramına gelecek olursak. Geometrik şekilleri, cisimleri,uzaysal anlamda formları bir bütün olarak algılayıp kavramamızı sağlar. Resim, desen ,renk gibi eğlenceli kısımlar onun işidir. 2d  boyutlu şekilleri tahmin eder 3d tasarlayabilir. Bunları yaparken nesnenin açısı, köşesi, çizgileri ile beyin adeta bir bilgisayar gibi   tanımlama işlemi gerçekleştirir. Geometrik şekillerin adlandırmasını  ise tabi ki kendi ana dilimizde öğreniyoruz. Yani Kuziko’da da artık bu yolak hepimizde olduğu gibi aktif çalışıyor. Ama iş harflere gelince Kuziko’nun 20 aylık beyninde bazı işlevlerin daha gelişmesi lazım. Harflerde iş biraz karışıyor,çünkü biz aslında gördüğümüz harfleri okuyoruz. Bu beynin tamamıyla farklı bir prosedürü başlatması demek. Önce görme merkezi (kafatasının en arkasındaki şişkin kısmın altındaki occipital lob) ile görüp,algılayıp işi sol (bir çoğumuzda baskın taraftır) perisylvian bölgedeki konuşma kısmına devrediyor. Burası şakağınızdan geriye gidip kulağımızın en sivri tepe noktasından yukarı doğu çekilen çizginin kesiştiği bölgenin biraz üstündedir. Özellikle angular gyrus bölgesi ve komşu korteks harf ve kelime formundaki sembollerin tanınması için önemlidir. Yazılı lisanı konuşmaya,konuşmayı da yazılı lisana çevirir.  Yani sol beyindeki  inferiooccipitotemporal bölge ateşleniyor. Sonrasında onu telaffuz ederken frontal bölge işin içine karışıyor. Çok geniş ve kompleks bir ağ. Kuziko’nun bu mekanizmayı oluşturması için biraz daha büyümesi gerekecek. Bu durumu disleksi ile karıştırmamak lazım. Disleksi öğrenme güçlüğüdür. Görmesi sağlam olduğu halde bu mekanizmayı çalıştırıp okuma yeteneğini kaybetme durumuna ise aleksi denir.


7 Mayıs 2020 Perşembe

KAHVE TÜKETİMİ / COFFEE CONSUMPTION



English Version Below 


     Kahvenin içinde kafein, klorejenik asit, kafeik asit, hidroksihidrokuinon gibi bir çok bileşik var. m RNA, protein ekspresyonu, Nrf2ARE yolağı üzerinden antioksidatif etkisini gösterir. Kafein zihinsel aktiviteyi artırır. Cafestol ve kahweol yağları aracılığıyla kanser hücrelerinin detoksifiye edilmesine yardımcı olur.  Diabet, parkinson, demans, karaciğer hastalıklarında olumlu etkileri görülmüş. Ancak adenosine reseptörleri üzerinden etki eder, yoksunluk semptomları yapabilir. Uykusuzluk yapar. Kolesterol, homosistein seviyesini yükseltip beyin-kalp-damar hastalıklarına yol açabilir. Bazı kanser türlerine de az da olsa sebep olabileceği gösterilmiş. Peki hangi miktarda ve hangi formda tüketmeliyiz? 


       Kahve ile ilgili kar zarar çalışmaların çoğunda pişirme şekli önemsenmemiş. Bazıları ise kaynatılarak yapılan (boiled) (ki Türk kahvesi bu gruptadır) ve filtered (filtre) kahve grubu ile karşılaştırma yapmış. Şimdi bir grup çalışmadan çıkardığım özetle; kaynatarak pişirmek kalp, damar hastalık riskini, kolesterolü, homosistein düzeyini (felç ve pıhtı için risk yaratır), kalp krizi riskini artırmış. Genel olarak çalışmalar kalp damar hastalıkları ve kolesterol üzerine yapılmış. Bunun biraz yanlı bir bakış açısı olabileceğini düşündüm. Ama kanda ve lenfositlerde  DNA hasar, glutatyon ölçümü parametrelerini kullanan bir çalışmada sonuçlar yine filtre kahve lehine çıkmış. Bir de tansiyon düzeyi normal olan bireylerde kaynatma/filtre farksız tansiyonu düşürme etkisi olduğu gösterilmiş. Bazı çalışmalarında ise pişirme şekli sonucu etkilememiş. 
        Kavurma miktarına gelecek olursak medium kavrulmuş kavrulmamışa göre daha  yüksek antioksidanmış. Granül kahve ( nescafe)  işlenmiş olduğu için burada mevzu bahis değil. 
        Ben hep sade Türk kahvesi içiyordum ama eve kağıtla filtre eden makinelerden alma vakti gelmiş ve tek çeşit ile gitmemek lazım,bu sonucu çıkardım açıkçası. Günlük tüketim miktarı ile ilgili olarak net bir şey yok. Bir çalışmada günde 3-4 kupa veya 300-400 mg kafein kar zararı dengeler demiş ama bana fazla geldi açıkçası. Bir de çalışmalar genelde günde 2,4,6 fincan içenlerden bahsetmiş miktar konusunda literatürde bir netlik yok açıkçası.

English Version 

         Coffee has health promoting effect with phytochemistry, caffeine ,chloregenic acid, caffeic acid etc in it. It amoliorates oxidative stress with inducing m RNA, protein expression and Nrf2ARE pathway. Positive cognitive function. Coffee lipids (cafestol and kahweol) act safeguard by toxifying the malignant cells. May help  prevent chronic disease such diabetes, parkinson, dementia, liver disease. But it raise serum cholesterol and homocysteine levels and may cause heart attack or stroke. A reason for insomnia . It has due to adenosine receptors withdrawal symptoms. Coffee may cause some cancers or tumors. So which way and how much should we consume it ?
          Most of the research’s about benefits and damages of coffee don’t tell the way of consumption, but a little of them compare boiled (like Turkish coffee) and filtered coffee. So I searched and understand  that boiled coffee has more relation with heart attack, stroke, cholestrolemi, cardiovascular disease due to higher cholesterol and homocysteine levels. One of the research about antioxidants and dna damages in peripheral cells shows good results of filtered coffee. But some researchers  found no differences between two methods. 
         Daily consumption amount advices aren't certain. A research offer 3-4 cups/day or 300-400mg/day for the balance between positive and negative effects. But it is much in my opinion.                    Is the roasting time important? Medium roasted is more recommended than unroasted .